TV’lerdeki konuşmalarına bakarak aklını, zekâsını ve ifade
gücünü beğendiğim Prof. Deniz Ülke Arıboğan “ Siyasetçi ile devlet adamı arasındaki fark; siyasetçi bir sonraki
seçimi , devlet adamı ise her daim ülkesinin geleceğini düşünür” demiş.
Bu twiti pek çok RT ve FAV almış. Ben kendisine yazdım: “Bir de ‘akademisyen’ ile ‘medyatik akademisyen’ arasındaki farkı açıklasanız.”
Prof. Arıboğan bir cevap yazmadı ama Sebahattin Dilaver (@sebodil) “@melihanik @DenizUlke @lalekuyucuazak Medyatik akademisyen özgüven sahibidir. Bilgisine
ve aklına güvenir.” diye bir twit yazınca ben yanlış anlatmış olduğumu
düşünerek bu yazıyı yazdım.
Benim “medyatik
akademisyen”den kastım, kanal kanal dolaşıp “bukalemun” gibi çağrıldığı kanalın rengine boyanan akademisyendi. Sebahattin Bey’in tanımı benim
aklıma gelmiyor hemen. “Akademisyen” gereğini yap(a)mıyor benim ülkemde,
bilimin sesini, kuşkuculuğunu, sorgulayıcılığını ortaya koyamıyor. Günlük
hayatımızda etkisi yok. Biz “bilimsiz” bir dünya kurmaya çalışan bir ülkede
yaşıyoruz. “Akademisyen” deyince olması gereken aklıma gelse “medyatik akademisyen”in de Sebahattin Bey’in dediği
gibi olacağına inanırım.
Melih Anık
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder