BÜO’nun oynadığı Sezuan’ın iyi İnsanı isimli oyun için ONK
Ajans, Ankara Tiyatro Festivali
kapsamında sunulacak bir kerelik gösteri nedeniyle Boğaziçi Üniversitesi’nden 700
TL telif ücreti almıştır.
Konu ile ilgili BÜO ve BÜO kökenli bazı kişilerce bir takım
yazılar yazılmış; BÜO’nun başını çektiği ve pek çok üniversite tiyatro kulübü
tarafından imzalanmış bir bildiri
yayımlanmış; bu amaca yönelik olarak
bir blog oluşturulmuş; “mücadele” başlatılmıştır.
Konunun sürecine baktığımızda BÜO’nun, kendini “amatör”
tiyatro olarak konumlandırmayı seçtiğini ve de ONK Ajans ile olan “mücadelesini”
de bu kapsamda yürüttüğünü görürüz. Cepheyi genişletmenin sağlayacağı yarar ve
zararların iyi değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Öncelikle “amatör” den ne anlaşıldığının, anlaşılması
gerektiğinin tartışılması hususu açıktır. Dilimizdeki ifadesi ile “amatör”
denilince ilk akla gelen, bir işi tanımına göre yapamayan demektir. “Profesyonel”
ile yapılan olumlamanın tersidir. Hoşgörü, tevazu yapılan işin niteliğini
belirler. Ama dilimizde çağrışan başka anlamları da vardır. Karşılığında para
alınmayan, ücret beklenmeyen, zevk için yapılan bir iştir. Örneğin profesyonel
oyuncular belli bir kazanç beklemeden tiyatro yapabilir ve o tiyatro “amatör”
olur. Ancak “amatör” olduğunda para
alınmayacak, kazanç, kâr olmayacaktır denemez. Örneğin dernekler de kâr amacı
ile kurulmaz ama yaptıkları iş nedeniyle kâr oluşmaya başlarsa “iktisadi
işletme” kapsamı altında ayrı bir yapılanmaya ihtiyaç duyulur. Amatör başlayan faaliyetlerin de belli bir
kazanç doğurması halinde “mükellef” durumuna gelebilecekleri unutulmamalıdır.
Üniversite tiyatroları işte bu noktada “amatör” tiyatrolardan ayrılır, hükmi şahsiyetleri olmayan kulüplerdir. Elde
ettikleri kazanç üniversitenin tabi olduğu hükümler çerçevesinde
değerlendirilir. Bu nedenle son olayda da BÜO değil, Boğaziçi Üniversitesi
muhatap alınmıştır. Ancak üniversite
yönetiminin, avukatının yönlendirmesi ile telif ödeneceği hükmüne varması tüm
üniversite tiyatro kulüpleri için uzun vadede telafisi zor durumlara yol
açabilir. Son zamanlarda eğitim amaçlı
olarak şirket personeline verilen tiyatro kursları sonucundaki genele açık sene
sonu gösterileri de “amatör” niteliktedir ancak telif yükümlüsü olabilirler.
Üniversite tiyatrolarının konumu dikkate alınırken bu örneğin akılda tutulmasında yarar
vardır.
BÜO, konuyu “amatör tiyatro” başlığı altına taşıyarak bence
yanlış yapmış; maalesef yayımladıkları bildirinin altına imza atan tüm
üniversiteler de kendilerini ve de tüm üniversiteleri “mükellef” durumuna sokmuşlardır. Her şeyden
önce “üniversite tiyatrosu” ile “amatör tiyatro” ayrımı yapılarak taşlar yerine
oturtulmalı ve de ONK Ajans’a ödenen bedel geri ödenmeli/alınmalıdır. Zira bu “emsal” teşkil etmeye başlarsa sonuç
herkes için can sıkıcı olur. Bence bir “üniversite
tiyatrosu” telif ödeme zorunda değildir. Ama “üniversite tiyatrosu” da konumunu
iyi belirlemelidir. Bu kapsamda bakıldığında üniversite tiyatrolarının “amatör
tiyatro”lar olarak “bildiri” yayımlamaları, bildiri altına imza atmaları da
kendilerini “hedef” haline getirmektedir. Öte yandan üniversitelerin öğrenci faaliyetleri
ile ilgili yönetmelik ve tüzükler çerçevesinde konunun irdelenmesine ihtiyaç
vardır. Bence esas sorun üniversite tiyatrolarının eylemleri ile tüzük ve
yönetmeliklerin onlara tanıdığı hak ve yükümlülüklerin iyi anlaşılmamasından
kaynaklanmaktadır. Benim önerim, üniversite tiyatrolarını yöneten kulüp yöneticilerinin bildirilerin altına imza atmadan önce durumu iyi anlamalarıdır. Gerekirse konu esastan
incelenmeli gerekli değişiklik önerileri tartışmaya açılmalıdır. Hükmi varlığı
tanınmayan ve kulüp statüsündeki yapılanmaların, yayımladıkları bildirinin
yeterliliği ve yaptırımına da dikkat etmek gerekir.
Bugün için konunun genişletilmesi ile tüm üniversite
tiyatrolarının faaliyetleri risk altına sokulmuştur. Dünyada üniversitelerin telif ödeyip, ödemediği iyi
araştırılmalıdır. Sorunun, Almanya’daki şirkete faaliyetin “amatör tiyatro” olarak tanıtılmasından
kaynaklandığını sanıyorum. Şirkete konunun “üniversite tiyatrosu” olarak
anlatılması ile sorunun çözüleceğini düşünüyorum. Elbette bir üniversite tiyatrosu
bilet satılan festivallere katılır ancak
bu eylemi nedeniyle telif ödememelidir. Ancak gerek ONK Ajans, gerekse Boğaziçi
Üniversitesi Oyuncuları sorunun özünü görüp çözebilme yolları aramak yerine
tartışmayı tırmandırmayı seçmişler ve olayı gereksiz olarak yurt dışına
taşımışlardır. Bu durum hem ajans hem de kulüp için olumlu bir görüş
bildirmemizi zorlaştırmaktadır. “Üniversite
tiyatrosu” faaliyetleri işte böyle
sorunları çözmeyi de öğreten bir süreci de içerir. Bu sürece “yanlışından
dönmek” de dahildir.
Bu nedenlerle ONK Ajans konuya yapıcı yaklaşmalı tahsil
ettiği parayı üniversiteye iade etmeli, BÜO da “üniversite tiyatrosu”
olduğunu idrak etmelidir.
Melih Anık
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder