6 Nisan 2012 Cuma

‘İki Elin Parmağı’na

Demişsin ki: "Ödül töreninden bir süre sonra Yapı Kredi kanadı benimle bir araya geldi ve 'Olup bitenler kurum olarak bizi yıpratıyor. Bu işi lâyığıyla yapmak için desteğe ihtiyacımız var. Basından oyun izleyen, tiyatroyla ilgilenen kim varsa isimlerini istiyoruz' dedi. Tek tek saydım, iki elin parmakları kadar olmamızdan da utandım."

Ben senin söylediklerinden utandım, 'Tiyatro izleyen basın'ı, kendinden ve kendini "iki elin parmaklarından" saymandan!

Ayrıca "Yapı Kredi kanadı"ndan utandım, tiyatroculara soracaklarına basına sormuşlar!


Meğerse destek olunca yapacaklarmış. Ne demek istiyorlar anladın mı?


Her “Afife Jürisi” kendini “tiyatronun hâmisi” sanıyor ya bu da ona benziyor, sen de “basının sözcüsü”( !) olmuşsun! İşe de başlamışsın hemen.


Ayrıca anlamadım kim bu “Yapı Kredi kanadı”. Bir zamanlar Yapı Kredi’nin sembolü “leylek”ti, onun kanadı olmasın!

Ama "kanat", bir gerçeği ifşa etmiş, o da “olup bitenlerden haberdar, bu işi layığıyla yapamadığının  ve yıprandığının farkında” Eline yüzüne bulaştırmış demek daha doğru ya, hem de yıllardır!

Ama söz almışsın, “Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri İcra Kurulu Başkanı Salih Başağa ve Yapı Kredi Sanat Danışmanı Haldun Dormen'den, seneye yönetmelikteki bu saçma kısıtlamayı(75 kişi) ortadan kaldırmak için çalışacaklarını söylemişler” Onlar kaç yıldır kaldıracaklar ama hep “gelecek yıl”! Sana söz vermişler ya bu sefer olur, (belki)! Ama unutma "çalışacaklar"!

“Jürinin daha çok oyun izlediği”ne de tanıklık ediyorsun ama “Afife jürisinin güvenilirliğini tamamen yitirdiğine” inanıyorsun! Söylediklerine inanıyor musun yani? Nasıl oluyor bu? Olur olur, henüz "3 yıl olmuş"!

Yazının başlığı “Ah Afife vah Afife!”

Bence “Ah Tiyatro vah Tiyatro”!

Melih Anık

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder