Sayın İlker Aycı
THY Yönetim Kurulu
ve İcra Komitesi Başkanı
4 Mart saat 02:20'de
kalkan TK 800 sayılı uçakla İstanbul'dan Bogota'ya hareket ettik. Bogota'ya
indiğimizde bagajlarımızın gelmediğini gördük. Bagaj alanında elden ele dolaşan
bir liste vardı. İstanbul'dan yüklenmeyen yaklaşık 100 yolcuya ait yaklaşık 200 bagaj sahiplerinin isimleriyle listelenmişti. THY İstanbul'dan yüklemediği bagajların listesini yapmış ve
üstüne sadece isimlerin yazılı olduğu tutanakları hazırlamıştı. Kendi adımızı bulduk ve kayıp bagaj tutanağı yazmaya
başlayan iki görevli hanımın önündeki sıraya girdik. Bu arada görevli hanımlar
İspanyolcadan başka dil bilmiyordu. Bagaj alma alanında Türkçe bilen bir THY
görevlisi yoktu. Bize sıra iki saat sonra geldi. Biz bir turistik turla
Kolombiya'ya gittiğimiz için her gün başka bir şehirde kalacaktık. Bu nedenle
önümüzdeki beş gün için kalacağımız yerleri yazdırdık. Tutanağı imzaladık.
Aynı akşam ben THY
bagaj takip sisteminize girdim. Önüme çıkan sayfa benden tutanak numarası
istiyordu. Elimdeki tutanakta böyle bir numara yoktu. Destek biriminizle twitter
üzerinden yazışmaya başladım. Her yazdığıma cevap aldım ve isteklerimin bagaj
takip biriminize nakledildiği söylendi. Gerçekten de ertesi gün bagaj takip
bölümünüzden, önce yaptığım başvurunun sonra da tutanağın referans numarası geldi.
Destek biriminizle ve bagaj takip sisteminizle bagajımın durumunu takip etmeye
başladım. Yerel turistik acenta tarafından bagajların yeri ve ulaşım zamanı
bildirildiğinde bagaj takip sisteminiz hâlâ benim bagajımı aradığını
söylüyordu.
Benzer olay 16 Mart
tarihli ve aynı uçuşunuzda yaşandı. Twitter'dan yansıyan şikayetlere göre bu
kez de 380 bagaj İstanbul'da uçağa yüklenmemişti. Yaşanan bu durum hakkında bilgi almaya
sebebini öğrenmeye çalıştığımızda bize söylenenler şunlardı: 1- Bu durum Bogota
hava alanının şartlarından dolayı oluyor. 2- THY uçak yolcu ile dolu olduğu
zaman ekonomik uçuş yapmak için bazı bagajları yüklemiyor ve uçağın ağırlığını
belli bir miktarda tutuyor. Bogota'ya inen
sadece THY değil. Araştırdım. Diğer uçak şirketlerinde böyle bir olay yaşandığına dair bir bilgi yoktu. Şunu da sormadan edemiyorum. Zamanında ulaştırılmayan bagajları takip eden günlerde ayrı ayrı adreslere teslim etmek THY için daha mı ucuz oluyor? Uçuş hattınıza ait seçtiğiniz uçak tipi mi yanlış?
Nedenleri ne olursa
olsun THY gibi bir kurumun yolcuların bagajlarını onlarla aynı uçakta göndermemeyi alışkanlık
haline getirmesini takdirlerinize sunuyorum. Bu nasıl izah edilirse edilsin
anlaşılacak bir şey değil gibi görünüyor bana. Yolcu ile bagajını aynı uçakta
taşıyamayan bir hava yolu şirketi ciddiye alınır mı bilmiyorum. İstanbul Bogota
seferlerinde bir iki değil 200 ve 380 bagajdan bahsediyoruz. THY önceden
göndermediği bagajların listesini hazır edip yolcuları bekleyecek kadar da işi standarda
bağlamış. Öte yandan zaten 10 gün
sürecek bir yolculuğun beş günü bagaj beklemenin nasıl sinir bozucu olduğunu anlatabilmiş
olmayı umuyorum. Bunun yarattığı sıkıntıyı tazmin edebilir misiniz?
Aynı olayı yaklaşık
bir yıl önce de yaşadık. Aynı uçakla Panama'ya gittik. Gene bagajlarımız
çıkmadı. Gene beş gün sonra bagajlarımız bize ulaştı.
4 Mart tarihinde
tutanakla birlikte bizlere, içinde şampuan, diş fırçası macunu, traş kremi ve
bıçağı vs olan bir acil ihtiyaç paketi verildi. Paketin içinde ayrıca bir
fanila bir don ve çorap vardı. Öte yandan verilen fanila ve donlar XL olduğu
için giyilecek gibi de değildi. THY'nın yolcu gereksinimini buna indirgemiş
olması da trajikomik. Bu bence yolcuya hakaret. Ayrıca ısraf. Hele bagajların beş gün sonra geldiğini
düşünürseniz boşuna bir çaba.
THY'nın gecikmiş
bagaj için teorik bir uygulaması var: 'İhtiyacını al fişini gönder ödeyelim.' Bir önceki uçuşumuzda eşimle bana ait toplam
250 US dolarlık harcamamızı THY'na sunduk. Kabul edilmedi. Yâni o yol da
çalışmıyor. THY'na iki kez yazmama rağmen aynı cevabı aldık: 'THY elinden
geleni yapıyor.'
Bu arada son bir yıl
içinde bu kez İzlanda'dan bagajımın
gecikerek geldiğini ve de kilidinin kırılmış olduğunu da dikkatinize sunayım. O
olayı da sineye çektim. Bavulu attım. Zira THY, sistemini yolcusunu bıktırmak üzerine kurmuş gibi geliyor bana.
Bu kez THY'na
harcama fişi falan da göndermeyeceğim. Bagaj teslimatı dört günü geçince tazminat alma hakkım
varmış. Onu da istemiyorum. Zira bu, boşuna bir çaba olur. THY 'Bagajını aldın
ya ona şükret' diyecektir. Ben içimden geçenleri Allah'a söylüyorum. Sanırım
bu daha etkili olacak.
TK 4 ile 26 Mart'ta
New York'tan İstanbul'a döndük. Üstüne adınızı yazdığım bir öneri mektubunu kabin
görevlisine teslim ettim. İnşallah elinize ulaşır.
Saygılarımla.
Melih Anık
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder