Türk Hava Yolları twitter hesabından uçak içi eğlence
sisteminde artık İstanbul BB Şehir Tiyatrosu oyunlarının olduğunu bildirmiş.
Duyurunun altında İstanbul BB Şehir Tiyatrosu oyuncularının rol aldığı bir
reklam filmi de var. THY, koltuk arkası ekranlarda film seyrettiğimiz gibi İBB Şehir Tiyatrosu oyunlarını da seyredebileceğimizi
duyuruyor. İBB Şehir Tiyatrosu oyunları videoya alınacak yâni. Tiyatro
"film" olacak yâni.
Bu "cin fikir" kimin aklından çıkmıştır acaba?
Dünyada özellikle müzikal, opera kayıtları vardır. Oyunun
film olarak yayımlanması için sergilenmesi bittikten sonra da üzerinden belli
bir süre geçmesi gerekir. Yâni oyun,
opera vizyondayken kaçak değilse yayımlanamaz. Youtube gibi kanallarda eski
oyunlardan parçalar bulabilirsiniz. Bazen bazı oyunların kayıtlarına ulaşmak da
mümkün. Ama bunlar daha ziyade az bilinmiş ve amatör topluluklara aittir. Zira her şeyden
önce dünyanın bu işlerden anlayan ve de yapılan işe saygı duyan kesimi kendi
bindiği dalı kesmez. Onlar tiyatronun
filmleştirilmesinin tarihi bir kayıt olarak değeri olduğunu ama
"film" olmadığının bilinci içindedirler. Tiyatro "canlı" bir sanattır.
Seyirci ile oyuncunun nefesi birbirine karıştırdığında "tiyatro"
olur. Bunu ortadan kaldırırsanız seyirci izleyici olur ve evde oturup tiyatro
denen şeyi beklemeye başlar. TV ekranlarında "Güldür Güldür'e en iyi
tiyatro ödülü vermek bu zamanda hem de bir üniversitemize nasip(!) olmuştur. "Mutfak"
eğlencelerini tiyatro sanan çok tv izleyicisi vardır bizim ülkede.
Bizim aklı evveller herhalde "vur ensesine al lokmasını"
diye düşünerek "hafif" buldukları İBB Şehir Tiyatrosu'nu -ki 100 yılı
aşmış bir kurumdur- kullanarak tiyatroyu katletmek için
"soyunmuşlar".
Bu kararı almaya yönelten bir şey bulmaya çalışıyorum.
Aklıma önce para geliyor. THY, İstanbul BB Şehir Tiyatrosu'na bu filmlerin
telif hakkı için para aktaracaktır. Böylelikle İstanbul BB Şehir Tiyatrosu daha
nitelikli oyunların çıkarılmasını sağlayacaktır diye düşünmüşlerdir diye
düşünüyorum. İBBŞT'da nitelikli kadro kalıp kalmadığını araya sokmuyorum ama uçak
içi eğlence sisteminde tiyatro filmi
oynatılmasını sağlayacak bir sistemin kurulmasını vahim buluyorum. Dünyada İBBŞT'dan
çok daha nitelikli yönetmenler, oyuncular kendi oyunları film olmasın diye çaba
gösteriyor. Onlar salak bizimkiler akıllı mı?
Devletin arka bahçesi Devlet Tiyatroları için böyle bir
karar alınmış mıdır? Alınacak mıdır?
İstanbul BB Şehir Tiyatroları'nda hep bir mücadele vardır.
Tiyatroyu tiyatrocular yönetir, yönetmeli diye çığrışır dururlar zaman zaman.
Şimdi de genel sanat yönetimi tiyatrocuların elindedir. Biz öyle sanıyormuşuz
meğerse. Bu tiyatrocular tiyatronun filmleştirilmesi karşısında susup
oturacaklarsa biz onları yanlış tanımışız demek ki. Onlar "idareci"
imiş diyeceğiz. Emir kulu imişler diyeceğiz. Koltuğu tiyatrodan daha çok
seviyorlarmış diyeceğiz. Tiyatroyu ticaret sanıyorlarmış diyeceğiz. Hele başlarındaki
kişiye bakarak diyeceğiz ki "babasını hiç anlamamış".
Tiyatronun filmleştirilmesi yolu açılırsa bu tiyatronun
ölümü olur. Zaten yoğun bakımda olan tiyatronun mezarını kazmayın.
Melih Anık
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder