19 Kasım 2014 Çarşamba

İBBŞT GSY Erhan Bey'in Keyfi

Bu sabah İBBŞT'da oynanmakta olan bazı oyunların metinlerini İBBŞT kütüphanesinden istedim. Telefona bağlanan hanım istediğim oyunların pdf'lerinin mevcut olduğunu ancak şefine sorması gerektiğini söyledi. Telefon numaramı ve eposta adresimi aldı. Bana bilgi vereceğini söyledi.

16:30'a kadar bekledim. Cevap almayınca kütüphaneyi aradım. Karşıma çıkan şef ile görüştüm. Konuyu bildiğini, durumu GSY'ne sorduklarını ancak onun izin vermediğini söyledi. Bir kaç kere de bunun benimle ilgisi olmadığını söylemek gereğini duydu. Ben de kendisine GSY'ne benim istediğimi söyleyip söylemediğini sordum. İsmimi söylemiş. Anladım. Tek adam yönetiminin bir örneği daha. Her şeyi ona soruyorlar. Böyle kuruluşların 'kurum' olamayacağı ortada.

Daha önce Devlet Tiyatroları'ndan istediğim metinlerle ilgili yaşadıklarımı aktardığımda Volkan Han, kendi kurumunda bu sorunun olmayacağını kolaylıkla metin alabileceğimi söylemişti. Onu hatırladım.

 Erhan Bey'in davranışı beni şaşırtmadı. Denedim gördüm. Benim kendisinin yönetimi hakkında yazdıklarımdan haberdar olmuş ve içlenmiş, içerlemiş demek ki. Cevabını böyle verdi. Şimdi artık beni Gala listesinden de çıkarır.

Erhan Bey, İBBŞT'nı kendi çiftliği sanıyor herhalde. Kütüphaneyi de kendi keyfine göre yönetiyor. Erhan Bey, kurumun kütüphanesinin halka ait olduğunu da unutmuş. Geçici bir mevki şişinmesi yaşıyor olmalı.  

'Kurum'ları yönetenlerin kendi yetkilerini böylesine keyfi kullanmaları bize özgü bir hastalık. Bu hastalık olduğu için kuruluşlar 'kurum' olmaz, GSY de koltuğunu ısıtamadan gider. Tiyatrocular da hep beğenilmek istiyor canım. Oyunlarını beğenmediniz mi küsüyorlar. Kurumda böyle kalbi kırıklar da var, hissediyorum.

Kalbi kırık gençlere şunu demek isterim: Eteğine tutunduğunuz insanın elbisesinin içinde olduğundan emin olun. Ben kendi iş hayatımda hep kontrol ettim. Etmezsen bir gün apansız fark edersin ki elbise elinde kalmış.

Ben Erhan Bey'den önce de İBBŞT seyircisiydim ondan sonra da İBBŞT seyircisi olacağım. İBBŞT oyunlarından cazip bulduklarımı seyredeceğim. Metinleri okumadan  yazanlar var herkes de alışkın. Ben onlar gibi olmam. Bir yolunu bulurum.

Erhan Bey bilmeli ki her yaptığını alkışlayanlar ile bir yere gidemez. İcraatlerini tek tek görüyorum. Kerbela'yı gördüm,  İBBŞT'nın 100.Yılı Balosunu gördüm. Bu gidiş gidiş değil. Benden uyarması. Dilinden düşürmediği Muhsin Ertuğrul yakında uykularına girer. Kurumun daha büyük dertleri var. Oyun metinlerinde gösterdiği Genel Sanat Yönetmenliğini oralarda göstersin.

Bu konu sadece beni ilgilendirmiyor. Tüm eleştiri dünyasını ilgilendiriyor. Tiyatrocuların da iyi tiyatro adına GSY keyfiliğine karşı çıkması gerekiyor.  Erhan Bey'e asıl cevap vermesi gereken tiyatro camiası.  Ama tiyatro âlemi farkında mı?

Melih Anık  


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder